Meghan 23 yaşında tuvalete gittiğinde alışılmadık bir biçimde acı ve kanama yaşadığını fark etti, ancak bu rahatsızlık verici semptomları görmezden geldi.

Acısı kısa sürede hızla arttı ve bir gece Meghan’ın ağrıdan kımıldayamamasına neden oldu. Derhal acil servise götürüldü ve testler kalın bağırsağında bir polip olabileceğini ortaya çıkardı.

Acısı kısa sürede hızla arttı ve bir gece Meghan’ın ağrıdan kımıldayamamasına neden oldu. Derhal acil servise götürüldü ve testler kalın bağırsağında bir polip olabileceğini ortaya çıkardı.

“Bir şeylerin yolunda gitmediğinden endişeleniyordum; ancak endişem beni gerçekleri duymaya hazırlamamıştı. Ben… kanser miydim? Hayatla ilgili bildiğimi sandığım her şey bir anda paramparça oldu” diyor.

"Bu, kanser teşhisinin kendisinden daha ağır geldi. Sevdiğim şeyleri yapmaya devam edebilecek miydim? Aynı giysileri giyebilecek miydim? Ya yiyecekler? Egzersizler? Cinsel yaşamım?”

Meghan’ın PET (Pozitron Emisyon Tomografisi) taramaları kanserinin çoktan yakındaki lenf düğümlerine sıçramış olduğunu gösterdi. Geleceği için korkuyordu. Ertesi gün, cerrah kendisine kanserinin sindirim yolunda çok aşağılarda bulunduğunu ve uygulanabilecek tek tedavi yönteminin kalıcı bir kolostomi olduğunu söyledi.

“Bu, kanser teşhisinin kendisini işitmekten de ağırdı. Sevdiğim şeyleri yapmaya devam edebilecek miydim? Aynı giysileri giyebilecek miydim? Ya yiyecekler? Egzersizler? Özel yaşamım? Aklımda o kadar çok soru vardı ki, hiçbirinin cevabı benim için rahatlatıcı olmuyordu” diyor.

Meghan hemen ardından, rektal rezeksiyon ve kolostomi ameliyatı öncesinde, tümörü küçültmek amacıyla altı haftalık bir kemoterapi ve radyasyon tedavisi gördü. Daha sonra altı ay daha kendisini daha da hasta eden kemoterapi tedavisine devam etti. Hastalığına ek olarak Meghan kolostomiyi kabul etmeye çalışıyordu ve genç yetişkinlere yönelik ostomi hakkında bilgiler buldu. Ancak, arkadaşları ve ailesinin sağlam desteği ve iyi bir sağlık ekibi önündeki pek çok engeli aşmasında ve yeni yaşamında yardımcı oldu. Kasım 2008’de tedavisini tamamladı ve kanseri yendi.

“Kanserime bağlı olarak büyük miktarda kayıp yaşadım; ancak hayattan gerçekten ne istediğimi öğrenmeyi de içeren birtakım kazançlar da edindim. Ayrıca artık yeni bir hayalim var: Sevgiyi kucaklamak, hayatımın her alanında iyileşme yolundan gitmek ve deneyimlerimi başkalarına yardımcı olmak için kullanmak” diyor Meghan.

Kutlamak yerine, Meghan kanserle yaşayan diğer insanlara yardım etmek için kısa bir süre sonra gönüllü olarak çalışmak için hastaneye döndü. Ayrıca, Meghan hemşirelikte yüksek lisans yapmaya karar vermiş ve Ağustos 2011’den beri onkoloji hemşiresi olarak çalışmakta. Meghan kolon kanseri bilinçlendirme grubu olan The Colon Club’la yakın işbirliği içerisinde çalışıyor. Kolon ve bağırsak kanserini yenen insanların güçlerini ve şok edici serüvenini tanıtmak amacıyla karın bölgelerindeki yaraları gösterdikleri fotoğraflarını içeren takvimleri “Colondar” için modellik yaptı. Ayrıca kanserle savaşan genç yetişkinleri cesaretlendirmek amacıyla açık hava faaliyetleri düzenleyen First Descents aracılığıyla kendi hikâyelerini paylaşıyor. 2012’de Meghan bir haftasını First Descents ile surf yaparak geçirdi.

“Benim için işin en zor kısmı, kimsenin benim ne yaşadığımı gerçekten anlayamayacağı hissine kapılmak oldu. Kanseri yenen diğer insanlarla temasa geçmek bana çok güç verdi ve umarım kendi hikayemi burada yayınlamakla diğerlerine de yoldaşlık edebilir ve onlara ostomiyle de sağlıklı, aktif ve genç yetişkinler olduklarını gösterebilirim” diyor.

Meghan şimdi 28 yaşında ve Eagan, Minnesota’da yeni eşi Matt’le birlikte yaşıyor. Rahatlamak için koşmanın tadını çıkarıyor ve yakın zamanda yarı-maratonunu tamamladı. Meghan bugün buraya gelene kadar atlattıklarını düşündüğünde, colostomiyi küçük bir yara olarak gördüğünü söylüyor.